
Brexit, İngiltere’nin ticaret politikasında büyük değişikliklere yol açtı ve bu değişiklikler özellikle 2021'de Avrupa Birliği’nin (AB) tek pazarından ve gümrük birliğinden çıkışla birlikte belirgin hale geldi. Ticaret ve İşbirliği Anlaşması (TCA) ile yönetilen bu yeni düzen, İngiltere'nin AB ile olan ticaret ilişkilerini yeniden şekillendirdi. Brexit'in İngiltere ticareti üzerindeki etkileri karmaşık olmakla birlikte, bu değişikliklerin büyük kısmı henüz tam olarak hissedilmemiştir.
İngiltere'nin Ticaret Performansı: Genel Görünüm
2023 yılında İngiltere’nin toplam ihracat değeri 864 milyar sterlin seviyesindeydi ve kişi başına yaklaşık 12,900 sterlinlik bir değere denk geliyordu. Aynı dönemde ithalat değeri 898 milyar sterlin olarak gerçekleşti, bu da kişi başına yaklaşık 13,400 sterline karşılık gelmektedir. Bu rakamlar, İngiltere’nin dış ticaretinin ekonomisi için ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.
İngiltere’nin AB ile olan ticaretinde, Brexit sonrasında özellikle küçük işletmelerin zorluklarla karşılaştığı gözlemlenmiştir. Ticaret ve İşbirliği Anlaşması (TCA) ile getirilen yeni gümrük ve düzenleyici engeller, küçük firmaların AB’ye ihracat yapmasını zorlaştırmıştır. Birçok küçük firma, bu maliyetler nedeniyle AB’ye ihracat yapmayı tamamen durdurmuştur. Bu durum, İngiltere'nin ticaretinin büyük bir kısmını gerçekleştiren büyük firmaları daha az etkilemiştir.
İhracat ve İthalatta Yaşanan Değişimler
İngiltere'nin mal ihracatında genel bir düşüş gözlemlenmiş ve özellikle küçük firmalar bu durumdan etkilenmiştir. Ancak, hizmet ihracatı, Brexit sonrasında artış göstermiştir. Bu durum, İngiltere'nin hizmet sektöründeki güçlü performansının bir yansımasıdır. Özellikle finansal hizmetler, danışmanlık ve yaratıcı endüstriler gibi alanlarda İngiltere’nin rekabet gücünü koruduğu görülmektedir.
İthalat tarafında ise, İngiltere firmaları AB’den mal tedarik etmek yerine, giderek daha fazla AB dışı ülkelerden tedarik yapmaya başlamıştır. Bu değişiklik, İngiltere'nin ticaret maliyetlerinde artışa yol açsa da, firmaların yeni tedarik zincirlerine adapte olma kapasitesini göstermektedir. Ancak, bu durum, ithalat maliyetlerinde genel bir artışa ve dolayısıyla İngiltere'deki tüketici fiyatlarının yükselmesine neden olmuştur.
Brexit'in Uzun Vadeli Etkileri
Brexit'in İngiltere ticareti üzerindeki uzun vadeli etkileri henüz tam olarak ortaya çıkmamış olsa da, bazı eğilimler dikkat çekicidir. Ticaret ve İşbirliği Anlaşması'nın (TCA) getirdiği yeni gümrük prosedürleri ve düzenleyici farklılıklar, İngiltere-AB ticaretinde maliyetleri artırmış ve bu durum ticaret hacmini olumsuz etkilemiştir. Özellikle küçük firmalar bu yeni düzenlemelerden olumsuz etkilenmiş ve birçoğu AB’ye ihracat yapmayı bırakmıştır.
Büyük firmalar ise, yüksek maliyetlere rağmen, yeni ticaret düzenlemelerine uyum sağlamış ve AB ile ticaret yapmaya devam etmiştir. Ancak, bu uyum süreci, büyük firmalar için bile maliyetli olmuş ve karlılık oranlarını etkilemiştir. Bu durum, İngiltere'nin toplam ticaret hacmini düşürmüş ve ticaret maliyetlerini artırmıştır.
Yeni Ticaret Anlaşmalarının Rolü
İngiltere, Brexit sonrasında AB dışı ülkelerle yeni ticaret anlaşmaları imzalama özgürlüğüne sahip olmuştur. Bu kapsamda Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda ve CPTPP gibi önemli ticaret anlaşmaları imzalanmıştır. Ancak, bu anlaşmaların İngiltere'nin toplam ticaret hacmi üzerindeki etkisi sınırlı kalmıştır. Coğrafi yakınlık ve AB’nin büyük pazar payı, İngiltere’nin ticaretinde AB’nin önemini korumasına neden olmaktadır.
Yeni ticaret anlaşmaları, İngiltere'nin AB ile ticaretinde yaşadığı kayıpları telafi etmekte yetersiz kalmıştır. Bunun en büyük nedeni, AB pazarının büyüklüğü ve İngiltere'ye olan coğrafi yakınlığıdır. Bu durum, İngiltere'nin gelecekte ticaret politikalarını belirlerken AB ile ilişkilerini nasıl yöneteceği konusunda önemli bir karar verme noktasında olduğunu göstermektedir.
Sonuç: İngiltere'nin Ticaret Stratejisinin Geleceği
Brexit'in İngiltere ticareti üzerindeki etkileri, İngiltere'nin ticaret politikasını yeniden gözden geçirmesini gerektirmektedir. İngiltere’nin, AB ile olan ticaret ilişkilerini yeniden şekillendirme ve AB dışı ülkelerle olan ticaret anlaşmalarını genişletme stratejileri üzerine yoğunlaşması gerekmektedir. Ancak, coğrafi yakınlık ve pazar büyüklüğü göz önüne alındığında, AB ile ticaretin İngiltere ekonomisi için önemini koruyacağı açıktır.